Dünyaca ünlü jeologlarımızdan Prof. Celál Şengör’ün, Cumhuriyet Bilim
Teknoloji ekindeki köşesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eski Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer arasında nitelik açısından bir fark olmadığını yazması
kıyamet kopardı.
Derginin Yayın Yönetmeni Orhan Bursalı, aynı sayıda
Prof. Celál Şengör’ü Cumhuriyet okurlarına şikáyet ederek, "Bu ayıptır!
Yazarımızı bu ifadesinden dolayı kınıyorum!" dedi.
"(Ahmet Necdet)
Sezer’in yükseköğretimdeki icraatının Abdullah
Gül’ünkünden tek farkı, Sezer’in solcuları, Gül’ün ise dincileri tercih
etmesiydi. Benim gözümde hiçbir bilimsel kıstasa dayanmayan her iki grup
atamanın verdiği zarar aynıdır. Ben bunu çeşitli gazetelerde en açık dille Sezer
zamanında da tenkid etmiştim."
Hem Türkiye’nin hem de dünyanın en ünlü
jeologlarından birisi olan İstanbul
Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Celal Şengör’ün Cumhuriyet Bilim
Teknoloji Dergisi’nde yayımlanan bu sözleri ortalığı karıştırdı. Prof. Şengör’ün
tavrı son derece netti: Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün rektör atamaları ile eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in rektör
atamaları arasında nitelik açısından hiçbir fark yoktur. Sezer solcuları, Gül
ise dincileri atıyordu. Oysa, ister solcu, ister dinci, her iki zihniyette
üniversiteye ve bilime zarar veriyordu.
Cumhuriyet Bilim Teknoloji
Dergisi’nin Yayın Yönetmeni Orhan Bursalı, bu sözleri dolayısıyla Prof. Celál
Şengör’ü, üstelik aynı sayıda, Cumhuriyet okurlarına şikáyet etti. Bursalı, Prof
Şengör’ü kınadığını belirterek şunları yazdı:
"Celál Şengör diyor ki
bugünkü yazısında, Sezer ve Gül’ün yaptıkları birbirinden farklı değil! Bu
ayıptır! Sezer en azından, laik, aydınlanmacı ve demokrat geleneğin
temsilcisidir (Kendisini hiç ilgilendirmese de!) Gürüz ve Şengör’ün Sezer’e
karşı tutumlarında daha ince başka nedenler vardır, bunlar bu köşenin konusu
değil... Ama ikisini de, birini YÖK zamanındaki
tutumundan, yazarımızı da bu ifadesinden dolayı kınıyorum! Kendimizi aşan bu tür
yorumlarda bulunmaktan kaçınmalıyız!"
Kemal Gürüz
tartışması
Aslında, Cumhuriyet Bilim Teknoloji Dergisi’ndeki tartışmanın
kökeninde, Prof. Celál Şengör’ün, eski YÖK Başkanı Prof.
Kemal Gürüz’le eski Milli Eğitim Bakanı Hasan-Áli Yücel’i kıyıslaması yatıyor.
Prof. Şengör’ün, Prof. Gürüz için, "Hasan-Áli Yücel’den sonra ülkemizin
yetiştirdiği en büyük araştırma ve yüksek öğretim yöneticisi" sıfatını
kullanması tepki çekmişti. Bursalı da, kendisinin o yazıyı yayımlarken
editörlüğünü eksik yaptığını söyleyerek, "Hasan-Áli Yücel yanında Kemal Gürüz’ü
görse, belki sopayla kovalardı" diyecekti. Bursalı’ya göre, Prof. Şengör’ün
yaptığı, arkadaşı Prof. Gürüz’ün sırtını gereksiz yere okşamaktı ve "YÖK, Gürüz
için koca bir başarısızlıktı."
Prof. Şengör: Teziç’le Özcan’ın ne farkı
var
Ben daha önce de Ahmet Necdet Sezer’in YÖK’e yaptığı
atamaları eleştirdim ve hiçbir bilimsel kıstasa dayanmadığını söyledim. Eski
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in YÖK’e başkan
olarak atadığı Prof. Erdoğan Teziç ile mevcut Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün başkan olarak atadığı Prof. Yusuf
Ziya Özcan arasında bilimsel yeterlilik açısından ne fark var? Uluslararası
standartlarda kaç makale yazmışlar ve bu makaleler kaç atıf almış? Teziç öyleydi
de yine Ahmet Necdet Sezer tarafından atanan Prof. Burhan Şenatalar, Prof. Aysel
Çelikel veya Prof. Alparslan Işıklı farklı mıydı? Bilimsel kıstas değil de
politik kıstas temel alınınca, Sezer’in yaptığı ile Abdullah
Gül’ün yaptığı atamalar arasında hiçbir fark yok.Ben bir bilim adamı sıfatıyla bunu söyleyince bana kızıyorlar.
Teknoloji ekindeki köşesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eski Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer arasında nitelik açısından bir fark olmadığını yazması
kıyamet kopardı.
Derginin Yayın Yönetmeni Orhan Bursalı, aynı sayıda
Prof. Celál Şengör’ü Cumhuriyet okurlarına şikáyet ederek, "Bu ayıptır!
Yazarımızı bu ifadesinden dolayı kınıyorum!" dedi.
"(Ahmet Necdet)
Sezer’in yükseköğretimdeki icraatının Abdullah
Gül’ünkünden tek farkı, Sezer’in solcuları, Gül’ün ise dincileri tercih
etmesiydi. Benim gözümde hiçbir bilimsel kıstasa dayanmayan her iki grup
atamanın verdiği zarar aynıdır. Ben bunu çeşitli gazetelerde en açık dille Sezer
zamanında da tenkid etmiştim."
Hem Türkiye’nin hem de dünyanın en ünlü
jeologlarından birisi olan İstanbul
Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Celal Şengör’ün Cumhuriyet Bilim
Teknoloji Dergisi’nde yayımlanan bu sözleri ortalığı karıştırdı. Prof. Şengör’ün
tavrı son derece netti: Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün rektör atamaları ile eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in rektör
atamaları arasında nitelik açısından hiçbir fark yoktur. Sezer solcuları, Gül
ise dincileri atıyordu. Oysa, ister solcu, ister dinci, her iki zihniyette
üniversiteye ve bilime zarar veriyordu.
Cumhuriyet Bilim Teknoloji
Dergisi’nin Yayın Yönetmeni Orhan Bursalı, bu sözleri dolayısıyla Prof. Celál
Şengör’ü, üstelik aynı sayıda, Cumhuriyet okurlarına şikáyet etti. Bursalı, Prof
Şengör’ü kınadığını belirterek şunları yazdı:
"Celál Şengör diyor ki
bugünkü yazısında, Sezer ve Gül’ün yaptıkları birbirinden farklı değil! Bu
ayıptır! Sezer en azından, laik, aydınlanmacı ve demokrat geleneğin
temsilcisidir (Kendisini hiç ilgilendirmese de!) Gürüz ve Şengör’ün Sezer’e
karşı tutumlarında daha ince başka nedenler vardır, bunlar bu köşenin konusu
değil... Ama ikisini de, birini YÖK zamanındaki
tutumundan, yazarımızı da bu ifadesinden dolayı kınıyorum! Kendimizi aşan bu tür
yorumlarda bulunmaktan kaçınmalıyız!"
Kemal Gürüz
tartışması
Aslında, Cumhuriyet Bilim Teknoloji Dergisi’ndeki tartışmanın
kökeninde, Prof. Celál Şengör’ün, eski YÖK Başkanı Prof.
Kemal Gürüz’le eski Milli Eğitim Bakanı Hasan-Áli Yücel’i kıyıslaması yatıyor.
Prof. Şengör’ün, Prof. Gürüz için, "Hasan-Áli Yücel’den sonra ülkemizin
yetiştirdiği en büyük araştırma ve yüksek öğretim yöneticisi" sıfatını
kullanması tepki çekmişti. Bursalı da, kendisinin o yazıyı yayımlarken
editörlüğünü eksik yaptığını söyleyerek, "Hasan-Áli Yücel yanında Kemal Gürüz’ü
görse, belki sopayla kovalardı" diyecekti. Bursalı’ya göre, Prof. Şengör’ün
yaptığı, arkadaşı Prof. Gürüz’ün sırtını gereksiz yere okşamaktı ve "YÖK, Gürüz
için koca bir başarısızlıktı."
Prof. Şengör: Teziç’le Özcan’ın ne farkı
var
Ben daha önce de Ahmet Necdet Sezer’in YÖK’e yaptığı
atamaları eleştirdim ve hiçbir bilimsel kıstasa dayanmadığını söyledim. Eski
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in YÖK’e başkan
olarak atadığı Prof. Erdoğan Teziç ile mevcut Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün başkan olarak atadığı Prof. Yusuf
Ziya Özcan arasında bilimsel yeterlilik açısından ne fark var? Uluslararası
standartlarda kaç makale yazmışlar ve bu makaleler kaç atıf almış? Teziç öyleydi
de yine Ahmet Necdet Sezer tarafından atanan Prof. Burhan Şenatalar, Prof. Aysel
Çelikel veya Prof. Alparslan Işıklı farklı mıydı? Bilimsel kıstas değil de
politik kıstas temel alınınca, Sezer’in yaptığı ile Abdullah
Gül’ün yaptığı atamalar arasında hiçbir fark yok.Ben bir bilim adamı sıfatıyla bunu söyleyince bana kızıyorlar.