Geçen sene Şampiyonlar Ligi'nde yarı finali zorlayan Fenerbahçe, ait olduğu yere döndü.
Partizan
deplasmanında elde edilen 2-2’lik skor, tabii ki büyük avantajdı. Buna
rağmen dün akşamki maç öncesinde bütün Fenerbahçeliler’in kafasında bir
‘acaba’ vardı. Üstelik Deivid, Vederson, Tümer gibi eksiklere bir de
Selçuk, Edu ve Emre eklenmişti. Ayrıca Semih de sakattı... Ancak
sakatlık, Semih’i durdurmaya yetmedi. İğne olarak sahaya çıkan genç
yıldız, 28. dakikada attığı golle kafalardaki ‘acaba’ları ortadan
kaldırdı. Devamını Alex getirdi, Tosiç’in şık vuruşu Partizan’a
yetmedi. Geçen sene Şampiyonlar Ligi’nde yarı finali zorlayan Kanarya,
ait olduğu yere döndü
Ait olduğu yerde!
Şampiyonlar Ligi’nde geçen sezon dev ekipleri devirip çeyrek final
oynayan Kanarya, Partizan’ı safdışı bırakarak, daha büyük hedeflerle
ligine dönüş yaptı.Farkı fiyatı” diyordu maç sonrası Sırp gazeteciler ama maç öncesi
de, “Farklı bir Partizan sahada olacak, Fenerbahçe’yi eleriz” cümlesi
düşmüyordu ağızlarından. Hani bu kart cezası biten Moreira ve
Olimpiyat’tan dönen Fejsa ile Tosic’in farkı yaratacağını iddia
etmişlerdi. Ama Avrupa Şampiyonası’nda hayran oldukları Semih en
korktukları isimdi ve “Bizi yenerseniz Semih sayesinde yenersiniz” açık
kapısını da bırakıyorlardı. Korktukları başlarına geldi. 14’te Güiza,
15’te Lugano, 20’de Alex vurdu olmadı. Çünkü Semih’in vurması
gerekiyordu. İlahi güç bunu istiyordu. Uğur’un ortasına vurduğu kafayla
Mladen Bozovic’i de içeri soktu. Dakika 28: 1-0.
Yusuf Dursun’un Fenerbahçe yedek kulübesinde kitap okurken çektiği
Semih, bu görüntüyü en son hakedecek futbolcudur. Ama burada yanlış
anlaşılmayalım, “11’de banko oynamalı” demiyorum, diyemem çünkü Güiza
da çok kaliteli bir futbolcu. 58’de Alex’e yaptığı müthiş orta sonucu
gelen gol öncesi de yaptığı harika 2 orta vardı gole dönüşmeyen: 2-0.
Partizan’a gelince, eksiklerini tamamlamalarına rağmen bana, keşke
Sırbistan’da da bu takımla oynasalardı düşüncesini getirdiler. Çok
farklı değillerdi. Özellikle ofansla defans arasında genelde 36
metrelik alan farkıyla oynayan her iki takım, bu farkı 48 metreye kadar
açtılar. Bu da her iki takımın rakip kaleye rahat inmesini sağladı.
Taktiksel bir neden olsa gerek. Yoksa bu kadar açık oynamak büyük bir
tehlike. Hatta bu yüzden Fenerbahçe orta sahası bazı dakikalarda yenik
düştü Sırplar’a.
Her şeye rağmen Maldonado vardı. Hani benim her zaman desteklediğim
Maldonado. Şunu da yazıyorum, bu adam bir gün Fenerbahçe’den giderken
Aurelio’nun üzdüğü kadar üzebilir herkesi. Futbolcuya verilen göreve ve
adamın niteliğine bakmadan yapılan eleştiriler her zaman yanıltmıştır.
Bkz. Deivid!..
Fenerbahçe her zamanki klasik hastalığına tekrar döndü. Alacağı maçları
zora sokmaya alışkın tablo sergiliyorlar. 2 farklı skor futbolcuları
rahatlattı. Hatta Aragones de Semih ile Önder’i değiştirdi. Bu rehavet
içinde duran top bulan Partizan da golü ancak böyle bulabilirdi ve
buldu. Tosic’in frikiği 76’da skoru tek farka taşıdı: 2-1.
Partizan’ın son çabaları da gole dönmedi. Olması gereken oldu da
Sarı-Lacivertiler nefes aldı. Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’ne, yani ait
olduğu yere...
Cüneyt Karakaya
Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Manuel Mejuto Gonzalez, Juan Carlos Yuste Jimenez, Javier Hugo Novoa Robles (İspanya)
Fenerbahçe: Volkan Demirel xxx, Gökhan xx, Lugano xx,
Yasin xx, Roberto Carlos xx, Kazım x, Maldonado xxx (Dk. 89 Deniz ?),
Alex xxx, Uğur xx (Dk. 61 Gürhan x), Semih xxx (Dk. 72 Önder x), Guiza
xxx
FK Partizan: Mladen Bozovic xx, Stevanovic x,
Djordjevic x, Fejsa x (Dk. 74 Lazic x), Antonelo x, Moreira xx,
Paunovic x (Dk. 58 Bogunovic xx), Knezevic xx, Tosic xx, Diarra xx,
Obradovic x
Goller: Dk. 27 Semih, Dk. 58 Alex (Fenerbahçe), Dk. 76 Tosic (FK Partizan)
Sarı Kartlar: Dk. 10 Lugano, Dk. 50 Yasin (Fenerbahçe)
enerbahçe ile Partizan arasındaki karşılaşmanın bitimiyle çalınmaya
başlayan Shantel’in Disko Partizani şarkısı, Sarı-Lacivertli
tribünlerde coşkuyu artırırken, Partizanlılar için sürpriz oldu.
Partizanlılar için özel bir anlamı olan şarkının ardından Kıraç’ın 100.
yıl Marşı stattaki coşkuyu druğa çıkarttı.
Avrupa’daki
50. galibiyet
Partizan’ı
safdışı bırakarak adını Şampiyonlar Ligi’ne yazdıran Fenerbahçe, aynı
zamanda Avrupa Kupaları’ndaki 50. galibiyetini elde etmenin mutluluğunu
da yaşadı. Sarı-Lacivertliler, Avrupa’da dün akşam 146. maçını oynadı.
Bu arada Kanarya, Şükrü Saracoğlu’nda üst üste oynadığı 8.
karşılaşmadan da zaferle ayrılmayı bildi. Kadıköy’de bileği bükülmeyen
Sarı-Lacivertli ekip, evinde yenilmeme geleneğini dünkü Partizan
mücadelesiyle 14’e taşıdı.
Sarı kartlar
geçerli değil
MTK ve Partizan ile oynanan Şampiyonlar Ligi ön eleme turlarında 6
Fenerbahçeli futbolcu sarı kart gördü. Bu oyunculardan Burak, üst üste
iki sarı kart gördüğü için cezalı duruma düştü ve dün akşam forma
giyemedi. Diğer oyuncular Selçuk, Gökhan, Alex, Lugano, Yasin ve
Kazım’ın ise Fenerbahçe, Devler Ligi’nde gruplara kaldığı için kartları
silindi. Cezalı duruma düşünler, grup ilk maçlarında oynayamazken,
birer sarı kartı bulunanların kartları siliniyor.
Basın tribününde Sırp rezaleti!
Sırbistanlı gazetecilerin yaptığı taşkınlıklar, dostluk içinde geçen
maça gölge düşürdü. Partizan’ın durumu 2-1’e getiren golünden sonra
bazı Sırp gazeteciler Fenerbahçe tribünlerine hareket yapınca ortam
gerildi ve taraftarlar da basın tribününe su atmaya başladı. Bu arada
olaya müdahale eden Türk gazeteciler ile Sırplar arasındaki tartışma
yumruk yumruğa kavgaya dönüştü. Taraftarlar da bu bölüme yürümek
isterken güvenlik güçleri kavgayı bitirmeyi başardı.
Uslu ve Yalçın ağırladı
Maçtan önce ise Fenerbahçe’nin konuk takım yöneticileri onuruna verdiği
yemek dostluk havasında geçti. Fenerbahçe Asbaşkanları Mahmut Uslu ve
Neşet Yalçın’ın ev sahipliği yaptığı yemeğe UEFA delegeleri ile
birlikte konuk takım idarecileri katıldı. Neşet Yalçın, yaptığı
konuşmada “Kurduğumuz dostluğun devam etmesini diliyorum” ifadelerini
kullandı.
Güiza imza dağıttı
Fenerbahçe’nin İspanyol oyuncusu Güiza, maç öncesinde kendisinden imza
isteyen taraftarları kırmadı ve uzun süre imza dağıttı. Takımlar
ısınmak için sahaya çıktıklarında seyircilerin yanına giden ve onlarla
fotoğraf çektiren yıldız oyuncu, karşılaşma boyunca ayağına aldığı her
topta seyircisinden alkış aldı.
Radomir Antiç de izledi
Fenerbahçe’de 1977-78 sezonunda forma giymiş Yugoslav teknik direktör
Radomir Antiç de maçı izleyenler arasındaydı. Antiç ilk olarak
Partizan’da oynamış ve burada yıldızlaştıktan sonra Fenerbahçe’ye
transfer olmuştu. Antiç, İspanyollar’ın dev kulüpleri Real Madrid ve
Barcelona gibi takımların teknik direktörlüğünü yapmıştı.
Ali Bilgin kadroya girdi
Aragones döneminde bir türlü kadroya girmeyi başaramayan Ali Bilgin,
sakat ve cezalı oyuncuların fazla olması nedeniyle bu kez 18’de
kendisine yer buldu. Karşılaşmaya yedekler arasında başlayan genç
oyuncu, Aragones’ten yine forma alamadı ve maçı kulübede tamamladı.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN...!
Partizan
deplasmanında elde edilen 2-2’lik skor, tabii ki büyük avantajdı. Buna
rağmen dün akşamki maç öncesinde bütün Fenerbahçeliler’in kafasında bir
‘acaba’ vardı. Üstelik Deivid, Vederson, Tümer gibi eksiklere bir de
Selçuk, Edu ve Emre eklenmişti. Ayrıca Semih de sakattı... Ancak
sakatlık, Semih’i durdurmaya yetmedi. İğne olarak sahaya çıkan genç
yıldız, 28. dakikada attığı golle kafalardaki ‘acaba’ları ortadan
kaldırdı. Devamını Alex getirdi, Tosiç’in şık vuruşu Partizan’a
yetmedi. Geçen sene Şampiyonlar Ligi’nde yarı finali zorlayan Kanarya,
ait olduğu yere döndü
Ait olduğu yerde!
Şampiyonlar Ligi’nde geçen sezon dev ekipleri devirip çeyrek final
oynayan Kanarya, Partizan’ı safdışı bırakarak, daha büyük hedeflerle
ligine dönüş yaptı.Farkı fiyatı” diyordu maç sonrası Sırp gazeteciler ama maç öncesi
de, “Farklı bir Partizan sahada olacak, Fenerbahçe’yi eleriz” cümlesi
düşmüyordu ağızlarından. Hani bu kart cezası biten Moreira ve
Olimpiyat’tan dönen Fejsa ile Tosic’in farkı yaratacağını iddia
etmişlerdi. Ama Avrupa Şampiyonası’nda hayran oldukları Semih en
korktukları isimdi ve “Bizi yenerseniz Semih sayesinde yenersiniz” açık
kapısını da bırakıyorlardı. Korktukları başlarına geldi. 14’te Güiza,
15’te Lugano, 20’de Alex vurdu olmadı. Çünkü Semih’in vurması
gerekiyordu. İlahi güç bunu istiyordu. Uğur’un ortasına vurduğu kafayla
Mladen Bozovic’i de içeri soktu. Dakika 28: 1-0.
Yusuf Dursun’un Fenerbahçe yedek kulübesinde kitap okurken çektiği
Semih, bu görüntüyü en son hakedecek futbolcudur. Ama burada yanlış
anlaşılmayalım, “11’de banko oynamalı” demiyorum, diyemem çünkü Güiza
da çok kaliteli bir futbolcu. 58’de Alex’e yaptığı müthiş orta sonucu
gelen gol öncesi de yaptığı harika 2 orta vardı gole dönüşmeyen: 2-0.
Partizan’a gelince, eksiklerini tamamlamalarına rağmen bana, keşke
Sırbistan’da da bu takımla oynasalardı düşüncesini getirdiler. Çok
farklı değillerdi. Özellikle ofansla defans arasında genelde 36
metrelik alan farkıyla oynayan her iki takım, bu farkı 48 metreye kadar
açtılar. Bu da her iki takımın rakip kaleye rahat inmesini sağladı.
Taktiksel bir neden olsa gerek. Yoksa bu kadar açık oynamak büyük bir
tehlike. Hatta bu yüzden Fenerbahçe orta sahası bazı dakikalarda yenik
düştü Sırplar’a.
Her şeye rağmen Maldonado vardı. Hani benim her zaman desteklediğim
Maldonado. Şunu da yazıyorum, bu adam bir gün Fenerbahçe’den giderken
Aurelio’nun üzdüğü kadar üzebilir herkesi. Futbolcuya verilen göreve ve
adamın niteliğine bakmadan yapılan eleştiriler her zaman yanıltmıştır.
Bkz. Deivid!..
Fenerbahçe her zamanki klasik hastalığına tekrar döndü. Alacağı maçları
zora sokmaya alışkın tablo sergiliyorlar. 2 farklı skor futbolcuları
rahatlattı. Hatta Aragones de Semih ile Önder’i değiştirdi. Bu rehavet
içinde duran top bulan Partizan da golü ancak böyle bulabilirdi ve
buldu. Tosic’in frikiği 76’da skoru tek farka taşıdı: 2-1.
Partizan’ın son çabaları da gole dönmedi. Olması gereken oldu da
Sarı-Lacivertiler nefes aldı. Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’ne, yani ait
olduğu yere...
Cüneyt Karakaya
Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Manuel Mejuto Gonzalez, Juan Carlos Yuste Jimenez, Javier Hugo Novoa Robles (İspanya)
Fenerbahçe: Volkan Demirel xxx, Gökhan xx, Lugano xx,
Yasin xx, Roberto Carlos xx, Kazım x, Maldonado xxx (Dk. 89 Deniz ?),
Alex xxx, Uğur xx (Dk. 61 Gürhan x), Semih xxx (Dk. 72 Önder x), Guiza
xxx
FK Partizan: Mladen Bozovic xx, Stevanovic x,
Djordjevic x, Fejsa x (Dk. 74 Lazic x), Antonelo x, Moreira xx,
Paunovic x (Dk. 58 Bogunovic xx), Knezevic xx, Tosic xx, Diarra xx,
Obradovic x
Goller: Dk. 27 Semih, Dk. 58 Alex (Fenerbahçe), Dk. 76 Tosic (FK Partizan)
Sarı Kartlar: Dk. 10 Lugano, Dk. 50 Yasin (Fenerbahçe)
enerbahçe ile Partizan arasındaki karşılaşmanın bitimiyle çalınmaya
başlayan Shantel’in Disko Partizani şarkısı, Sarı-Lacivertli
tribünlerde coşkuyu artırırken, Partizanlılar için sürpriz oldu.
Partizanlılar için özel bir anlamı olan şarkının ardından Kıraç’ın 100.
yıl Marşı stattaki coşkuyu druğa çıkarttı.
Avrupa’daki
50. galibiyet
Partizan’ı
safdışı bırakarak adını Şampiyonlar Ligi’ne yazdıran Fenerbahçe, aynı
zamanda Avrupa Kupaları’ndaki 50. galibiyetini elde etmenin mutluluğunu
da yaşadı. Sarı-Lacivertliler, Avrupa’da dün akşam 146. maçını oynadı.
Bu arada Kanarya, Şükrü Saracoğlu’nda üst üste oynadığı 8.
karşılaşmadan da zaferle ayrılmayı bildi. Kadıköy’de bileği bükülmeyen
Sarı-Lacivertli ekip, evinde yenilmeme geleneğini dünkü Partizan
mücadelesiyle 14’e taşıdı.
Sarı kartlar
geçerli değil
MTK ve Partizan ile oynanan Şampiyonlar Ligi ön eleme turlarında 6
Fenerbahçeli futbolcu sarı kart gördü. Bu oyunculardan Burak, üst üste
iki sarı kart gördüğü için cezalı duruma düştü ve dün akşam forma
giyemedi. Diğer oyuncular Selçuk, Gökhan, Alex, Lugano, Yasin ve
Kazım’ın ise Fenerbahçe, Devler Ligi’nde gruplara kaldığı için kartları
silindi. Cezalı duruma düşünler, grup ilk maçlarında oynayamazken,
birer sarı kartı bulunanların kartları siliniyor.
Basın tribününde Sırp rezaleti!
Sırbistanlı gazetecilerin yaptığı taşkınlıklar, dostluk içinde geçen
maça gölge düşürdü. Partizan’ın durumu 2-1’e getiren golünden sonra
bazı Sırp gazeteciler Fenerbahçe tribünlerine hareket yapınca ortam
gerildi ve taraftarlar da basın tribününe su atmaya başladı. Bu arada
olaya müdahale eden Türk gazeteciler ile Sırplar arasındaki tartışma
yumruk yumruğa kavgaya dönüştü. Taraftarlar da bu bölüme yürümek
isterken güvenlik güçleri kavgayı bitirmeyi başardı.
Uslu ve Yalçın ağırladı
Maçtan önce ise Fenerbahçe’nin konuk takım yöneticileri onuruna verdiği
yemek dostluk havasında geçti. Fenerbahçe Asbaşkanları Mahmut Uslu ve
Neşet Yalçın’ın ev sahipliği yaptığı yemeğe UEFA delegeleri ile
birlikte konuk takım idarecileri katıldı. Neşet Yalçın, yaptığı
konuşmada “Kurduğumuz dostluğun devam etmesini diliyorum” ifadelerini
kullandı.
Güiza imza dağıttı
Fenerbahçe’nin İspanyol oyuncusu Güiza, maç öncesinde kendisinden imza
isteyen taraftarları kırmadı ve uzun süre imza dağıttı. Takımlar
ısınmak için sahaya çıktıklarında seyircilerin yanına giden ve onlarla
fotoğraf çektiren yıldız oyuncu, karşılaşma boyunca ayağına aldığı her
topta seyircisinden alkış aldı.
Radomir Antiç de izledi
Fenerbahçe’de 1977-78 sezonunda forma giymiş Yugoslav teknik direktör
Radomir Antiç de maçı izleyenler arasındaydı. Antiç ilk olarak
Partizan’da oynamış ve burada yıldızlaştıktan sonra Fenerbahçe’ye
transfer olmuştu. Antiç, İspanyollar’ın dev kulüpleri Real Madrid ve
Barcelona gibi takımların teknik direktörlüğünü yapmıştı.
Ali Bilgin kadroya girdi
Aragones döneminde bir türlü kadroya girmeyi başaramayan Ali Bilgin,
sakat ve cezalı oyuncuların fazla olması nedeniyle bu kez 18’de
kendisine yer buldu. Karşılaşmaya yedekler arasında başlayan genç
oyuncu, Aragones’ten yine forma alamadı ve maçı kulübede tamamladı.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN...!